“İnsanları Gülen ve İnsanlara Gülen Belde...“

Taşucu Tanıtım Portalı - Mersin Silifke

Silifke ilcesi

Tarihçe

Mersin'in Silifke ilçesi Tarsus'dan sonra en büyük ikinci ilçedir. Doğusunda Erdemli, batısında Gülnar, kuzeyinde Mut ilçesi ile güneyinde Akdeniz bulunan ilçenin merkez nüfusu 1980'de 25.000'i bulmazken, 1990'da 38.000'e, 1997'de 45.000'e dayanmıştı. 2000 yılı nüfusuna göre ise 41.000'e düşmüştür. 2008 yılı sayımına göre merkezde 50.000 nüfus barındırmaktadır. Toplamda ise 114 bine yaklaşmıştır.

Silifke ilçesini Göksu (Kalykadnos) ırmağı ortadan ikiye ayırmaktadır. Göksu Irmağı'nın denize ulaştığı delta ve bu deltada oluşan Akgöl ve Paradeniz lagünleri dünyanın önemli kuş toplanma merkezlerinden ve sulak alanlarından biridir. Bu nedenle RAMSAR anlaşmasına göre özel çevre koruma bölgesi ilan edilmiştir.

Turizm ise ilçe için olmazsa olmazlardandır.Silifke'ye gelip de Silifke Kalesi, Cennet-Cehennem Obrukları,Jüpiter Tapınağı,Astım Mağarası, Uzuncaburç, Hamamlar, Ayetekla, Tokmar Kalesi, Liman Kalesi ve denizi görmeden gitmek olmaz.Büyük İskender'in komutanlarından ve Suriye Krallığı'nın kurucusu Selefkos Nikator, şimdiki Taşucu'nun olduğu yerde, ionluların "Holmi" adıyla kurduğu koloniyi ele geçirip halkını da kıyıdaki Holmi(Akliman)'dan 12 km. içeriye bugünkü Silifke'nin bulunduğu yere yerleştirmiş ve "Selefkos'un Şehri" anlamına gelen Seleucia kentini kurmuştur. Selefkos Nikator un kurduğu 9 adet kendi adındaki şehrin adını devam ettirdiği Seleucia, Helenistik dönemde Selefkoslar ve Ptolemeos (Mısır) krallıkları arasında sıkça el değiştirmiştir. Roma imparatorluğunun MS. 395 yılında ikiye bölünmesinden sonra Bizans yönetimine giren Seleucia, Ayatekla'nın varlığından dolayı önemli bir hac merkezi durumuna gelmiştir.

 

Silifke Kalesi


 

Temel tespitlerine göre Helenistik veya erken Roma dönemine ait olduğu anlaşılan kale, geçirdiği onarım ve değişiklikler sonucu bugün bir Ortaçağ kalesi görünümündedir. Silifke’ye hakim, 185 m yüksekliğinde bir tepe üzerinde yapılmış olan, etrafı kuru hendekle çevrili oval biçimdeki kalenin içinde kemerli galeriler, su sarnıçları, depolar ve diğer yapı kalıntıları bulunmaktadır. Ünlü gezgin Evliya Çelebi Seyahatname’sinde, XVII. yy’da Silifke Kalesi’nin 23 burcu olduğunu, içinde bir cami ve 60 ev bulunduğunu yazar. Ancak, burçların bir kısmı ve kale içi tamamen yıkık durumda olduğundan tam tespiti yapmak mümkün değildir. Halen görülebilen 10 adet burç mevcuttur.Tarihi köprü Şehir merkezinin ortasından geçen Göksu (Kalykadnus) Nehri’nin üzerindedir. İ.S. 77 - 78 yıllarında Kilikya Valisi L.Octavius Memor tarafından dönemin imparatoru Vespasianus ve oğulları Titus ile Domitianus adına yaptırılmış olduğu 1870 yılında yapılan bir onarımda bulunan taş kitabeden anlaşılmaktadır. Yedi gözü bulunan ve Roma uygarlığı örneklerinden biri olan Taşköprü, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde onarım görmüştür.Modern dönemde(!) yapılan yol düzenlemesi neticesi köprünün 3 yada 4 gözü yok olmuştur.İ.S. II. yy’da yapılmış olduğu anlaşılan Roma tapınağı V. yy’da planında önemli değişiklikler yapılarak kiliseye dönüştürülmüştür.Şehir merkezinde bulunan ve doğu ile güney yanlarındaki sütun tabanlıkları orijinal şekilde korunmuş olan tapınağın uzun kenarında 14’er, kısa kenarında 8’er sütun bulunmaktaydı. Ancak, her biri 10 m boyundaki Korint başlıklı bu sütunlardan bugün sadece biri ayakta kalmış olup 3 tanesi de yıkılmış durumda yerdedir.Tapınağın çok sayıdaki Mermer sütunları Reşadiye Camii nin Bahçe eklemesinde,Anıt tabiri kullanılan alanda ve bazı evlerin bahçe kapılarında süsleme olarak kullanılmak üzere , sütun tabanları ve sütun üstleri Resmi Daireler ve ikametlerin bahçelerini ve Kapı önlerini süslemek için yerlerinden alınmıştır. 1980 yılında Kültür Bakanlığı’nca başlatılan kazı çalışmaları son bulmuştur. İ.S. V. yy’da yaşamış tarihçi Zosimos “Tapınak, ovadaki ürünlerine musallat olan çekirgelerden kurtulmak için Güneş ve Sanat Tanrısı Apollon’dan yardım isteyen ahali tarafından, çekirgeler Apollon’un gönderdiği kuş sürüsünce yok edilince O’na bir şükran ifadesi olarak yaptırılmıştır” diyorsa da Zeus adına yaptırıldığı da söylenmektedir.Silifke Kalesinin eteğinde, Bizanslılardan kalma bu su deposu 46 m uzunluğunda, 23 m genişliğinde ve 14 m derinliğinde olup, içine doğu köşesindeki helezonik merdivenle inilmektedir.Sarnıç , bütün bir Kaya parçasının hayret verici bir şekilde anılan ölçülerde oyularak oluşturulmuştur.Anadolu sarnıç mimarisinde örneği az görülen Tekirambarı su sarnıcının tüm duvarları su sızmasını önlemek ve ayrıca anıtsal bir özellik vermek için düzgün kesme taşlarla desteklenmiştir, Alan uzun kenarında 8; kısa kenarında 5 yuvarlak kemerli niş oluşturulmuştur.1980 yılında Kültür Bakanlığı’nca şehir merkezinde yapılan bir kazıda, gymnasium olabileceği tahmin edilen “opus-sectile” tekniğinde yapılmış renkli mozaik tabanlı bir mekan ortaya çıkarılmıştır. İ.S. II. yy Roma dönemine ait olduğu belirlenen bu kalıntıda ayrıca üzeri yazıtlı iki heykel altlığı ile 2 m boyunda başı kopmuş mermer bir imparator heykeli de bulunmuştur. Heykelsiz altlıkların biri üzerindeki yazıtta Silifkeli T. Aelius Aurelius Maron adındaki bir güreşçinin başarıları anlatılmaktadır. Mozaik tabanın ortasında bulunan 1.80 m çapındaki mermer levhada sekiz satırlık bir kitabe vardır. Burada, mermer konuşturularak bir onarım anlatılmakta ve şöyle denilmektedir: “Zamanın aşındırdığı ben taban döşemesini, kadınların sultanı, Ares-sever Zenon’un eşi, düşünceleri ve yaptıklarıyla fevkalade bir insan olan Paulina cömertçe süsledi ve ilgisini esirgemedi benden. Yaşlılık nedeni ile etkileyici özelliğimi yitirmiştim; oysa şimdi bu akıllı ve kusursuz kadın sayesinde mermer süslemeler içinde daha da ışıldıyorum ve külfetli bir yaşlılıktan sonra gençliğe geri dönüyorum”.Günümüzde , çok eskilere dayanan Şehir Merkezinin Tarihi Dokusu tahrip edilmiştir.Kaya Mezarları ve Roma Döneminde yapılan Anıtsal yapılar üzerine betonarme yapılar kondurularak eski şehir yok edilmiştir.Kurtuluş Savaşı'ndan sonra İçel ili merkezi (1924 - 1933) olan Silifke, 1933'ten sonra Mersin ili ile birleştirilerek adı İçel konulan ilin ilçesi hâline getirilmiştir. Ayrıca Silifke'ye eskiden Bizans döneminde Selefkos denildiği için bazı turistler Silifke'ye "Selefkos" derler.

Aya Tekla



Hz.İsa'nın havarilerinden Tarsus lu Aziz Pavlos Konya'da Hristiyanlığı yaymak için gittiği sırada ona yürekten inanan bir kızla tanışır.Bu kız Aya Tekla'dır.Aziz Pavlos inancını yaymak için Yalvaç'a doğru yola çıktığında Aya Tekla'ya da Silifke ve yöresini Hristiyanlaştırması görevini verir.Bu yüzden de Aya Tekla Silifke'ye gelerek bugün Meryemlik denilen yerdeki mağara kilisede yaşamaya başlar.Önce halk tarafından benimsenmez fakat çeşitli ilaçlar yaparak Silifkelilere derman olmaya çalışır ve başarılı olur.Günden güne kazandığı güçten ve artan taraftarlarından çekinen ve korkan Silifke'nin ileri gelenleri Aya Tekla'yı öldürtmeye karar verirler.Bütün gücünü bekaretinden aldığına inandıkları Aya Tekla üzerine dört beş tane serseri gönderirler.Fakat serseriler mağaraya girdiklerinde Aya Tekla üstündeki büyük beyaz şalı onların üstüne atarak bir anda gözden kaybolur.ve bir daha da gören olmaz.Rivayete göre Aya Tekla'nın bulunduğu mağaradan Silifke Kalesine çıkan gizli bir yol bir tünel vardır ve Aya Tekla burdan kaçıp gizlenerek kurtulmuştur.Aya Tekla'dan sonra gizlendiği mağara yöredeki gizli Hristiyanların kilisesi olmuş daha sonra Roma İmparatorluğu Hristiyanlığı kabul edince de mağara üstüne büyük bir kilise inşa edilmiştir.Bugün halen Aya Tekla mağara kilisesi dünyanın ilk kiliselerinden biri olp Hristiyan dünyasının da hac yerlerinden biridir.Eski Aya Tekla ikonası ve tablosu Kıbrıs'a kaçırılmıştır.

Halk ve Kültür

Silifke'ye özel birçok yemek vardır. Bunlardan en önemlileri; yüksük (yüzük) çorbası, batırık , arabaşı , ülübü ve keşkek 'tir. Tatlıları arasında mekik tatlısı en önemlilerindendir. Silifke'de genelde Türkmen göçmenleri olduğu için bazı oyunları Türkmenler için yapılmıştır. Silifke'nin en önemli ve ünlü ürünleri yoğurt ve ayrandır. Yörenin köylülerine ve ağız tadını bilenlere göre en iyi ayran yayık ayranıdır. Silifke´de en son Yörük kollarından Sarıkeçililer bulunmaktadır.

Silifke Toroslardaki köylerde Türkmen Yörük nüfusu barındırır.3-4 tane de Tahtacı köyü bulunmaktadır.Tahtacılar kerestecilik ve orman ürünleriyle geçimlerini sağlayan Alevi Türkmenlerdir.Kent merkezinde ise Say mahallesi kalabalık bir Abdal mahallesidir.Abdallar da Alevi inancına sahiptirler.Otogara yakın mahallelerde yoğunlukla Girit,Kıbrıs ve Selanik göçmenleri yaşamaktadır.Atatürk Silifke'deki Gazi Çiftliğini yeni gelen Yunanistan mübadilleri arasında paylaştırmışır.Ayrıca çok ünlü zeytinyağı tüccarı fabrikatör Bodosaki Silifkelidir.Sahip olduğu çok geniş meyve bahçesi ve arazisi mübadeleden sonra kamulaştırılmış, bir bölümüne Kız Meslek Lisesi yapılmış geri kalanına ise Giritli aileler yerleştirilmiştir.Bodosaki daha sonra İstanbul'daki ünlü Pera Palas otelini satın alarak sahibi olmuştur.Kıbrıslı aileler ise 30'lu,60'lı ve 70'li yıllarda gelmişlerdir. Silifkeli Rumlar ise mübadele ile birlikte Yunanistan'da yeni kurulan bugün Thesprotia iline bağlı Adriyatik Denizi kıyısındaki Nea Seleukia(Yeni Silifke) kasabasına yerleştirilmişlerdir.Kasaba nüfusu bugün 3.000 civarındadır.O yıllarda Silifkeli Rumların lideri Yusufaki Tiryakidis idi.Silifkeli Ermeniler ise Bucaklı mahallesinde yaşamakta idiler.Dilek Kayası denilen mevkide kiliseleri mevcut olan kalabalık bir cemaatt idi.Kurtuluş savaşında yaşanan sokak çatışmalarını takiben Kıbrıs üzerinden Lübnan'a gittikleri bilinmektedir.O yıllardaki Silifke Ermenileri lideri Hacı Manolyan idi.

1933 yılında bazı vilayetlerin ilçeye indirilmesi ile ilgili bir kanunla İçel ilinin merkezi Silifke lağv edilip Mersin ve İçel illeri birleştirilerek merkezi de Mersin oldu.(Tam doğru olmamakla beraber Silifke halkının CHP'ye değil de Serbest Cumhuriyet Fıkrası'na oy vermesi sonucunda daha önce il olan Silifke ilçeye dönüştürülmüştür). Bir diğer rivayet de gerici Hoca Askeri ayaklanmasının Silifkede yaşanmasıdır.Böylece Silifke İl ünvanını kaybetti. 2002 yılında ise hükümetin aldığı bir kararla Karamanoğulları’nın Türkçe olarak bu bölgeye verdiği "İçel" ismi tarihe karıştı. Bu karar doğu bir karardır.Çünkü İçel adı sadece Silifke-Mut-Gülnar-Aydıncık-Bozyazı-Ermenek ve Anamur ilçelerini kapsayan Taşeli Yöresini tanımlamaktadır.Erdemli ve doğusu ise başka bir yöredir.İçel değil ancak Çukurovaya dahil olabilir.Silifke bir gün tekrar il olursa İçel adının il adı olarak verilmesi doğru bir karar olacaktır.


Silifke folklorik açıdan da önemli bir bölgedir.Halk oyunları,kilim dokumacılığı ve el sanatları gelişmiştir.Silifke Folklor Ekibi uluslararası pek çok organizasyonda Türkiyeyi temsil etmiştir.Silifke oyunları kıvrak tarzdadır.Silifkede her yıl 20-26 Mayıs tarihleri arasında Uluslararsı Müzik ve Folklor Festivali düzenlenir.Silifke'nin Yoğurdu, Türkmen Kızı, Çiftetelli,Elmas zeybeği,Kıbrıs Zeybeği,Hamçökelek, Çaya Vardım Zeybeği , Portakal Zeybeği , Bahçeye gel Görelim, Mandilli ,Yayla Yolları, Aşık ile Maşuk , Aslan Mustafa ve Keklik oyunları en bilinen folklorik danslardır.

İlçeye bağlı Yeşilovacık beldesi sınırları içinde bulunan koylar Akdeniz Foklarının üreme bölgesidir.Akdenizin önemli tatil beldelerinden olan Susanoğlu (Atakent) ve Taşucu Silifke'ye bağlıdır.

Sosyal Durum

Halk yaz aylarında yaylalara ya da deniz kenarındaki yazlık evlerine taşınır.Her yıl 20 mayısta düzenlenen Silifke Müzik ve Folklor Festivali'ne halk katılmakta,çeşitli konserler düzenlenmekte,ırmak boyunca yürüyüş yollarında standlar kurulmakta,Yörük Çadırları kurulmakta ve geleneksel yemekler sunulmaktadır.


 


 

Ekonomik durum

Tarım

Silifke ovası alüvyon bir ova olması hasebiyle çok verimli bir toprağa sahiptir.İklim özellikleri ve seracılığın yaygın olması bir yılda 3 ürün alabilmeye imkân sağlamaktadır.Silifkede domates ,salatalık çilek,narençiye ,çeltik,yerfıstığı, kabak,yeşil fasulye ve bakla yetiştiriciliği yapılmaktadır.son dönemlerde meyvecilik gelişmekte olup yeşil erik,nar,kayısıve zeytin yetiştiriciliğide ilerlemiştir.

Hayvancılık

Büyük ve küçükbaş hayvancılğın yanında tavuk ve balık çiftlikleride vardır. Balık çiftlikleri hem tatlı suda hem de denizde mevcuttur tatlı suda alabalık denizde de levrek ve çipura yetiştirilmektedir. Ayrıca keçi ve koyun köylerde halkın vazgeçilmezlerindendir. Silifkenin meşhur yoğurdu torosların kekiğiyle beslenen kılkeçilerinden elde edilir.
 

Nüfus ve Konum

Silifke, Mut'a 73 km , Mersin'e 85 km ve Gülnar'a 70 km mesfede Toroslarla Akdeniz arasına kurulmuş Mersin'e bağlı ilçedir. 2008 yılı toplam nüfusu 112.565 dir.şehir merkezi nüfusu 50.327 dir

  • İlçe çok fazla göç almamakla birlikte ilçede ikamet edip de Adana nüfusuna kayıtlı 1.420 , Konya nüfusuna kayıtlı 940, Ankara nüfusuna kayıtlı 473 , Hatay nüfusuna kayıtlı 704 , Kahramanmaraş nüfusuna kayıtlı 629, Karaman nüfusuna kayıtlı 547, Osmaniye nüfusuna kayıtlı ise 481 kişi bulunmaktadır.
     
 
10 Temmuz 2009'dan Bugün'e 53929 ziyaretçi (91699 klik) sayfamızı ziyaret etti. Tüm Ziyaretçilerimize Teşekkürlerimizle...

sponsor alanlar veya bağlantılar

popüler yazılar

  • Android sunucu çöktü!
    Bu nasıl olduğu harbiden bilinmemekle beraber kimse harbiden bilinmemekle beraber kimse harbiden bilinmemekle beraber kimse
    + devamını oku

  • Android sunucu çöktü!
    Bu nasıl olduğu harbiden bilinmemekle beraber kimse harbiden bilinmemekle beraber kimse harbiden bilinmemekle beraber kimse
    + devamını oku

  • Android sunucu çöktü!
    Bu nasıl olduğu harbiden bilinmemekle beraber kimse harbiden bilinmemekle beraber kimse harbiden bilinmemekle beraber kimse
    + devamını oku

hakkımda

istatistik

kopirayt

Lorem Ipsum kullanmanın amacı, sürekli 'buraya metin gelecek, buraya metin gelecek' yazmaya kıyasla daha dengeli bir harf dağılımı sağlayarak okunurluğu artırmasıdır. aşamasında olan çok sayıda site listelenir. Yıllar içinde, bazen kazara, bazen bilinçli olarak (örneğin mizah katılarak)
Sitede toplam 36 yazı bulunmaktadır ayrıca 86 yorum ve 9 kategori bulunuyor bugün hava güneşli ama normal sayılır yani.
Sitemde yazılan , çizilen , eklenenlerin telif hakkı vs yoktur.Ç(alıntı) yapacaklarında kaynak göstermesi yeterlidir.Bakın dürüstüm size karşı "lütfen" çalmayın.

Çizen: Sefa Uygun
HTML/CSS: Tugay Tekeci - yapiyoruz.tr.gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol